Cuma, Kasım 5

Sevgili Eski;



Özür dilemek insan hayatında önemli midir?.Önemliyse ne kadar önemlidir?
 Peki insana olan bütün yanlışı alıp götürebilir mi eski ? İşte bütün sorular bunlar
gene kafamın sisler içine girmesine sebep olan.
 Eskiye dönebilir mi ki bir insan, yaşanılanlara sünger çeker mi?Aynı bakabilir mi insan eskisi gibi?
Aynı tutarmı elini gene sımıskı? Herşeyden önemliside gene inanr  mı insan gene...?Tekrar sevebilr mi eskisi gibi içinde tek zerre nefret olmadan? Tekrar ister mi omzuna dokunmak,tenine hissetmek?Hadi hissettin diyelim hissedilen ten eskisi gibi yakar mı? Sıcaklığı hissedilebilir mi yoksa buz gibi mi gelir?
 Tüm meseleler bunlarken ben hepsini yutabilirim diyorumda, insan kendine saygısızlık yapar mı diye düşünmeden duramıyorum.Peki diyip yutkunuyorum, boğazımdan koca bir yumruk geçiyor. Ya hala sevebilliceksen, seviyorsan, arıyorsan, özlüyorsan... Karmaşık kafa sisler içinde gene.
 Hani demiştim ya bir kitapta, senin için en değersiz hediyelerimden birinde...'Ne olursa olsun msj at.' İşte orda yazan herşey gerçek ve geçerli hala.Ama ya ben? Ben hala gerçekmiyim, burda mıyım?
 İnan seni çok tebrik ediyorum eski.Hayatımda beynimde geneden oluşmaya başladığın için tebrik ediyorum.
Hayatımı alt üst edebildin.Tamda bu anda bu sözcükler  dökülürken aklıma bir kitaptan söz gelir ' Bırak hayatının altı üstüne gelsin.Nerden biliyorsun hayatının altının üstünden daha iyi olmayacağını' olur mu? Olmaz mı? Belkide işte tamda gene bu sözleri yazarken arkamdaki televiyon zımbırtısından gelen ses diyorki ' Peki ya sen ondan sonra başka roman okudun mu anne?'İşte hayatımda belkide derin yaralar bırakan bir romanı geride bırakmam gerekitiğini ve elime artık başka bir roman alabiliceğimi söyleyebilirim ya da işte nerden biliyorum hayatımın altının üstünden daha iyi olmayacağını.
 Tüm mesele zaman...Zaman ne gösterirse...
 Sevgilerimle, Whisper

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder